Cumartesi, Eylül 05, 2015

Süt Dişleri

Kanlı bir oyun bu
Kan ve oyun
Bir çocuk bahçesinde oluyor mu hiç?
Adalet ve merhamet
Hangi tahterevallide sallanıyor
Ya kaydıraklar ya atlı karıncalar
En çokta salıncaklar
Onlara neler oluyor, neler oluyor sanki onlara?
Gözler önünde düşüyor kalbin ortasına,
Misket bombaları ve şebbihalar
Kahkahalar ve reel politik konuşmalar
İflas ediyor iyimserlik
İflas ediyor iş makineleri arasından unutulan vicdan
Can yeleği hırsızları
Gözlere mil çekmişçesine uzayan miller
2500 avroya "o kadar da uzak değil"
Hangi hayale kast ediyorlar
Kıyıya vuran ihanetler

Bir annenin en kötü hatırasızlığı oluyor
Süt dişlerini saklayamaması yavrusunun
Sayarken harf harf, hece gece
An-ne ve ba-ba
Terk ediyor kelimeleri ve söyleyemediği tüm diğer cümleleri
Keşke açıp iki ayet okuyabilse, bir de dua edebilseydi üstüne
Biraz Zebur birazda İncil de karıştırabilseydi
-Derinden bir amin-
Değişir miydi bir şey
Biliyorum tanrı o kıyağı yalnız Yunus peygambere çekti
Hem bir gölge verdi hem de bir başlangıç
Eritmeyen mide, kurutmayan vicdan da bizim payımıza

Yelkenleri terk eden, motora aldanan gemiler
Çok ağırlıkla batıveriyorlar
Yükün azınaysa tahammülleri hiç ama hiç olmuyor
Alınıyor navlun ve mütemadiyen unutuyor kaptan birinci görevini
Dalgalar beş arşın sanki değecek gökyüzüne
Ha batırıyor ha batıracak
-Kader değil bu-
Kurtulması içinse geminin kim atılacak?
İlk atılan öne atılamayan oluyor
Yüzemeyen, konuşamayan ve dahası yürümeyen
Tuvaletini hala bezine yapan
On sekiz numara terlik, kırmızı tişört, beyazlamayı unutacak saçlar
Cennete atılan bir tohum