Perşembe, Ağustos 08, 2013

Öğütülmüşlere


anlam kovalayan
doğru nehirler
iyi değirmenlere akarlar
öğütürler güzelce cümleleri
bir hayat damıtıverirler
balık sırtı keskinliğinde
sonra gümüş işlemeli bir bohça
içinde bir sürü hayal, nime nime olmuş
taşınırken bilinmeyen pazarlara
alınır bir fakirin gurur sahipliğine
derken
tanrı ateşle korkutur
kelimeleri, hayalleri ve tüm öğütülmüşleri
ve
fırınların samimiyeti her çağda tartışmasızdır
pişirirler, yakarlar...
oysa her şeyi bilir, çok azını anlar
tüm olanlara ve olacaklara rağbet eden
insanlar
yani
yerin üstündekiler ve yerin altındakiler
aynı hikayeyi anlatırlar
bir ateşin yakıcılığı ve bir değirmenin öğütücülüğü.






Pazar, Ağustos 04, 2013

Anlat

Yalnız adamlar
Yalnız kadınlar
Mürekkebi kurumamış bir hikayenin
Tozlu raflarda saklanışı
İhanet! Harflerin kelimelere yakarışı
bildim
kırkında şiire başlayan adam duygusuzdur

Bir ileri
Bir geri
Çaresizliği, sysphosa olan benzerliği
Yazılmamış defterleri kaderin
Bir gerekliliktir
Aman! ezberlenen sözlerin unutulması
öğrendim
bilinmese de gerçek, meryeme kocası sorulmaz

Tek kalanlar
Tek gidenler
hissettirebilir acısını misafir duyguların
Uğraş! boş duyguların tarifi
farkettim
sokak lambasının altında yıldızlar görünmez

Çok söyleyenler
Çok duyanlar
Anlatır uykusunu baykuşların
Büyüyen hayallerin ilizyonu
irkil! who am i?
üzgünüm
beşyüzbin kelime de olsa sözlük şiveli konuşmaz